Evdeki Tozlar Genellikle Ölü Deriler midir? Yerleri paspasladığımızda aslında paspasladığımız şeyin çoğunlukla ölü derilerimiz olduğuna dair bazı söylentiler duymuşuzdur. Peki bu ne kadar doğru?
Ev tozunun çoğunlukla insan derisi olduğuna dair bir efsane var, ama neyse ki, bu doğru değil (kısmen). Deri hücreleri, ev tozunun küçük bir parçasını oluşturuyor. Ancak cildinizin üstündeki bu katmanda birçok başka bileşen vardır. Bunlar arasında boya, lifler, küf, saç, yapı malzemeleri, polen, bakteri, virüs, böcek vücut parçaları, deri pulları, kül, kurum, mineraller ve toprak parçaları…
Araştırmacılar bu verileri ölçmek için 1.000’e yakın evden toz örnekleri topladı. Ancak şunu da belirtmek gerek ki bileşenlerin her birinin oranları evden eve değişiyor. Örneğin, yoğun bir yolun yakınındaki bir evin, başka bir eve kıyasla araba egzozundan daha yüksek düzeyde dış mekan kirleticileri barındırması muhtemeldir. Bununla birlikte, ev tozunun %70 ila 80’inin insan derisi olduğu yaygın olarak belirtilen sayı, çoğu ev için doğru değil. Tozun bileşenlerinin %60’ı iç mekanlardan ve %40’ı dışarıdan geliyor. İç mekandaki %60’lık kısım ise, organik liflerden yapı malzemelerine kadar çoğu şeyi içeriyordu, yani sadece dökülen ölü cildimiz değil.
Günde Ne Kadar Deri Kaybediyoruz?
İnsanlar işlerine devam ederken çok fazla cilt hücresi (merak etmeyin onlar ölü) düşürürler. Amerikan Kimya Derneği’ne göre, ortalama bir yetişkin her gün yaklaşık 500 milyon cilt hücresi ölü deri hücresi kaybeder. Bununla birlikte, tüm ölü deri hücreleri evinizin zeminlerine dökülmez; birçok hücre banyoda kalır veya kıyafetler tarafından tutulur.
2011 yılında yapılan bir araştırmaya göre tozdaki yüksek kolesterol ve skualen seviyelerinin (ölü deride bulunan yağlar) iç mekanlarda daha düşük ozon seviyeleri ile ilişkili olduğunu bulmuştur. Ozon, akciğer tahrişine neden olabilecek bir kirleticidir. Bununla birlikte, ozon skualen ve kolesterol gibi yağlarla reaksiyona girer ve çalışma, tozdaki skualenin iç mekan ozonunu %2 ila %15 arasında azaltabileceğini bulmuştur. Yani aslında hücrelerimiz bizi koruyor :)
