Tanrının Ölümü ve Üst insan : Nietzsche
  1. Ana Sayfa
  2. Ne Anlatıyor?

Tanrının Ölümü ve Üst insan : Nietzsche

0

Friedrich Nietzsche Tanrı öldü cümlesiyle herkesin tanıdığı ama bu cümlesiyle birçok insanın önyargıyla yaklaşmasına sebep olan belki de 19.yüzyılın en önemli filozoflarından biridir.

Friedrich Nietzsche, 1844 yılında Prusya’da doğmuştur. Babası ve büyükbabaları Protestan kiliselerinde papaz oldukları için Nietzsche yoğun bir din eğitimiyle büyümüştür. Çocukluğunda din adamı olmak istemiştir. Ama Arthur Schopenhauer’ın kitaplarıyla tanışması onun hayatını tamamen değiştirmiştir. Nietzsche’nin yazdıklarını çağdaşı olan birçok kişi anlamasa, sürekli eleştirse de fikirlerini her zaman yazmıştır. Onu anlayacak kişilerin 100 sene sonraki nesil olacağını dile getirmiştir.

Tanrının Ölüm İlanı

  • Böyle Buyurdu Zerdüşt deli birinin sokaklarda tanrıyı arayıp daha sonra Tanrı öldü diyerek bağırmasıyla ilan etti Nietzsche. İnsanlığın ilerlemesi için Tanrı elini eteğini insanlardan çekmeliydi çünkü insanlık böyle gelişebilirdi.
  • Dünyanın oluşumundan bu yana birçok din var oldu. Bir dinin var olabilmesi için tanrı ilk koşuldur. Tanrı denince akla ilk gelen şeyler din, ahlak, değerler ve iyi-kötü kavramlarıdır. Nietzsche’nin öldü dediği kavramlar tam da bunlardır aslında. Hangi din olursa olsun adı değişse bile beklentiler her zaman aynı olarak kalmıştır. İnsanoğlu oluşumundan itibaren ona dayatılan ahlaki değerlere çok kaptırmış, zihnini geliştirmeye ve değiştirmeye tamamen kapatmıştır. Ona göre öğretilen tüm kavramlar daha iyisiyle geliştirilmelidir. Bunların bilincine varıldığında Nietzsche’nin bahsettiği tanrının ölümü, günümüzde anlaşılan ateizm arasındaki fark anlaşılabilir. Ateizmde tanrıya inanmamak, onu reddetmek varken Nietzsche’nin söylemlerinin altında Tanrı’nın yanındaki kavramların geliştirilmesi ve güç sahibi olma yatar.
  • İnsanoğlu aciz bir yapıya sahiptir. Yaptığı her hatada birinin onu affetmesini ister, yaşadığı her zorlukta birinin o engellerini aşmasını ister. Yalnız kaldığında onu dinleyecek, sıkıntıları ile yüzleşemediğinde sığınacak bir varlığın olmasına ihtiyaç duyar. Çünkü insanlar tanrı olduğunda güçsüzdür ve acizdir. Güçsüz ve aciz insanlar Nietzsche’ye göre yok olmaya mahkûmdur. Kısaca doğal seleksiyonla elenmek zorundadırlar. Bu kavram ise dünyaca ünlü birçok lider tarafından da benimsenen üst insan modeli ile açıklanır.

Üst İnsan: Übermencsh Felsefesi

  • Tanrı öldüğüne göre onun kadar güçlü olabilecek bir canlıya ihtiyaç vardır. Tanrının boşluğunu doldurabilecek tek varlık ise ‘‘üst insandır’’ Nietzsche’ye göre insan; hayvan ve üst insan arasında bir yerdedir. Üstün insan güçlüdür ama bu güç fiziksel boyuttan çok daha fazlasıdır.
  • Hayatında en az bir kere herkesin sosyal medyada gördüğü ‘‘ Öldürmeyen acı güçlendirir’’ sözü üstün insanın bir özetidir aslında. Güçlenmek için acı çekmenin gerektiğini belirtir Nietzsche. Acı insanı büyütür, geliştirir, daha çok farkındalık kazanmasını sağlar. Acı çektiğinde bunun için yakınmak yerine o acıya karşı ayakta durabilmeli, acısını fırsata çevirebilmelidir.
  • Üst insan modelinde ahlak kavramı da çok farklıdır. Tanrının ölmesiyle geçmişten bu zamana kadar dayatılmış olan ahlak kurallarından vazgeçip her insanın kendi ahlak kurallarını oluşturması gerektiğini. İyi ve kötüyü yeniden anlamlandırması gerektiğini söyler. Çünkü insanlığa ‘‘Ahlak’’ adı altında dayatılmış dogmatik kurallar aslında insanın gelişmeye yönelmesindeki en büyük engeldir. Nietzsche, ahlak kurallarının herkese genellenmesini doğru bulmaz. O, insanlar arasındaki eşitliğe de inanmaz bunu yok sayar. Eşitlik, ezilmiş ve zayıfların kendilerini avutmak için uydurduğu bir kavramdır.
  • Üst insan anlayışında, bu insanların kaçınması gereken konulardan ‘‘vicdan’’ ve ‘‘merhamet’’ de vardır. Eşitlik gibi vicdan ve merhametin de zayıf insanlara hizmet ettiğini söyler. Çünkü üst insan kendini bu duygulardan arındırmalı,geleceğin bekası için zayıf insanların üstüne basılması gerektiğini düşünür. Üstün insanların geleceği için aklın temelinde yeni bir ahlak anlayışıyla merhamet, vicdan olmadan zayıf insanların üstüne basılabileceğini söylemiştir. Bu söylemleri kendi döneminde oldukça eleştirilmiştir ve Nietzsche’nin söylemine göre onu şeytanla benzeştirmişlerdir. Ama Nietzsche’ye göre bu durumu üst insanlar ve diğer insanlar arasındaki durumu doğanın yaşam döngüsüne benzetmiş. Gerekirse zayıf insanların da birleşip üst insanları yok edebileceğini ama bu durumun bir felaket ve utanç duyulası bir durum olacağını belirtmiştir.
  • Nietzsche’nin bu düşünceleri insanlara göre canice olsa da bu düşünceleri de benimseyenler de olmuştur. Örneğin; Adolf Hitler Alman ırkının üstünlüğünü savunurken Nietzsche’nin düşüncelerinden ilham almıştır. Ancak şu bilinen bir gerçektir ki Nietzsche ırk ve din ayrımı yapmayan bir düşünürdü. Hangi sınıf ya da hangi ırk olursa olsun ahlak ötesi görüşleri benimseyip kendi ahlaki yapılanmasını oluşturmuş, diğer özellikleri benimsemiş herkes üst insan olabilir.

    İlginizi Çekebilir

    Yazar Hakkında

    Ne Düşünüyorsun?